8 Mart 2015 Pazar

A ROOM OF ONEs OWN / KENDINE AIT BIR ODA


Uzun zamandir "Kadinlar Gunu" denince aklima ilk gelen Virginia Woolf'un "Kendine Ait Bir Oda" kitabi olur.. Benim icin bu degerli gunde kadinlara armagan edilecek en anlamli hediye de kesinlikle budur ! Umarim kitap mumkun oldugunca cok kadina ulasir ve dilerim ki her el bu satirlari defalarca okur.

Virginia Woolf 1900'lu yillarin en onemli elestirmen ve romancilarindan.. Buyuk bir huzunle okudugum Victoria Cagi'nın okula gitmemis ama en azindan babasi sayesinde evde egitilmis sansli kadinlarindan biri.. Yasadigi cagi elbette sevmeyen ve bunu kitaplarinda sikca dile getiren feminizm dunyasinin belki de en degerli yazari..

Kitabi dusundugumde aklima gelen ilk sey; o cagda, kadinlarin dusunce yetersizliğinin kustahca vurgulandigi ve eger bu yetenege sahiplerse neden aralarindan bir Shakespeare cikmadigi sacmaligi.. Woolf, kitabinda bu kustahliga karsi olabildigince yuksek sesle  “para kazanin, kendinize ait bir oda ve zaman yaratin ve erkekler ne der diye tasalanmadan yazin" diye kadinlara seslenmistir..

Kendine Ait Bir Oda; kadinlarin toplum ve esleri karsisindaki rolleri, karsilastiklari zorluklar ve orantisiz esitsizlikleri anlatir.. Ve elbette kadinlara bu zorluklara gogus germenin yollarini acmaya calisir.. Iste bu yollarin en kiymetlisi kadinlarin kendine ait odalarinin olmasidir.. Cunku bir odanizin olmasi aklinizi ve kaleminizi ozgurce kullanabilmeniz anlamina gelmektedir.

Kadin, erkeginin kolesidir o donemlerde.. Okuyamaz, bilgi edinemez, edinse dahi toplumda bunu sergileyecek ne yeri, ne de zamani vardir.. Cok nettir ki; tam olarak erkeginin malidir.. Evinde olmali, cocuklarina bakmali ve o bu islerle ilgilenirken kocasi dis dunyadaki yasamina ozgurce devam etmelidir.. Hele ki parasi yok ise itirazsiz ve sualsiz kabullenmesi gereken yasam sekli budur..  Oysa Woolf'a gore bir kadinin kendini gecindirecek kadar bile olsa parasi oldugunda bu zalim dunyaya karsi durabilir, uretebilir ve kendini ozgurce ifade edebilir..

Woolf kitabin son sayfalarinda su dokunakli cumleleri kaleme alir : "Odalar birbirinden oyle farklidir ki; sakin olabilirler ya da gurultulu; denize bakarlar ya da tam tersi, bir hapishanenin avlusuna; yikanmis camasirlar asili olabilir; ya da opal kumaslar ve ipekler canlandirir iclerini; at kili kadar sert ya da tuy gibi yumusaktirlar, kadinligin bu asiri karmasik gucunun insanin suratina carpmasi icin herhangi bir sokaktaki herhangi bir odaya girmek yeterlidir. Zaten baska turlu olabilir mi ? Cunku kadinlar milyonlarca yildir evlerinin duvarlarini delmistir, bu guc tuglalarin ve harcin kapasitesini oylesine zorlamistir ki, artik kalemlere ve fircalara, is hayatina ve politikaya yonelmek ihtiyacindadır."

Kitabin beni en cok etkileyen ve uzerine en cok dusundugum cumlesi "Kadin ozgurlugune erkeklerin karsi cikmasinin hikayesi belki de o ozgurlugun kendi hikayesinden daha ilginc" olmustur.. Bu denli etkilenmemin nedeni de icinde bulundugumuz siyasi donemin bu cumle ile fazlasiyla ilintili olmasi.. Ne aci degil mi ?? 

"Kendine Ait Bir Odakisacik ve kolayca okunan bir kadın manifestosu aslinda.. Woolf'un kadin ve erkek esitsizligine karsi kaleme aldigi edebi bir baskaldiri ! Kesinlikle herkesin ama mutlaka ve mutlaka her kadinin okuması gereken bir kitap.. Lütfen edinin..

Kadinlar gununuz kutlu olsun !

iyi okumalar
lulu
xxx

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder